Karay, Abdülaziz, 2.Abdülhamit ve Cumhuriyet devirlerini bizzat yaşamış , görmüş, tecrübe etmiş biri olarak bu devirler arasındaki farklılıkları mukayeseler yaparak eğlenceli bir dille aktarmış. Daha önce Memleket Hikayelerini okuduğum yazarın üslubunu zaten sevmiştim. Ancak bu kitapla kalemine hayran bıraktı beni. Mizahi bir dille yazması okumayı keyiflendiriyor ve sıkmıyor. Guguklu Saat adlı kitabını da listeme ekledim. … Okumaya devam et ÜÇ NESİL ÜÇ HAYAT ( REFİK HALİD KARAY )
Ay: Ocak 2014
okuduğum kitaplar ve filmleri
Kitaplar ve filmler olmasa içimdeki hüznü nasıl dökerdim kim bilir? Okuduğum birçok kitap film haline dönüşüp hayal gücümdeki yerinden sıyrılıyor. Çünkü ben okuduklarımla bütünleşip, onlarla yaşarım ve okuduğum kitap hakkında konuşulursa hemen hayal alemim devreye girer, hatırlarım. O dönem dinlediğim şarkılar gelir aklıma, ya da okuduğum mekan. Uzaklaşırım yine. Ancak filmleri izleyince hayallerimde oluşturduğum dünya … Okumaya devam et okuduğum kitaplar ve filmleri
okuma sevgisi
Kitap okumak her insanda farklı duygular uyandırır. Benim için kitaplar dostluktur, hayal gücümün pekişmesidir, arkadaşlara tavsiyedir, paylaşımdır. Kitaplar sayesinde dünyayı gezerim ben. Seyyah olurum bu alemde. Sahafların tozlu raflarında kaybolur, rüyalar alemine düşerim. Toplum içinde yalnızlığa kapılmadan kendi dünyamda var olmaktır. Çocukluğuma giderim genellikle. Babam karne hediyesi olarak hep kitap alırdı bana. Bu sevgiyi aşıladığı … Okumaya devam et okuma sevgisi
yabancı- Albert Camus
Yıllar önce Atlas Dergisinde bir yazı okumuştum. Yazarı hatırlayamıyorum. Ancak 3 kitap karşılaştırması yapıldığını çok iyi hatırlıyorum. Kendini toplumdan yabancılaştıranların, toplumdaki saçmalıkların insan hayatında nelere mal olduğunu anlatıyordu. Birinci kahramanımız Albert Camus'un Yabancısıydı. İkinci kitap Hermann Hesse'in Narsis ve Goldmund'uydu. Fakat 3.kitabı hatırlayamıyorum. Not etmemişim o vakitler. O dergi de hangi sayıydı bilemiyorum. Kitaplığımın tozlu raflarında … Okumaya devam et yabancı- Albert Camus
muşamba fener
Osmanlı’da yüzyıllar boyunca kullanılmış ve sadece gece gezmelerinde karanlığı giderici bir araç olarak kullanılmasının haricinde II. Abdülhamid dönemine kadar gece elde ışık bulundurmak resmi bir zorunluluktu. Fenersiz dolaşanları devriyelerin karakola götürme yetkisi vardı. El fenerleri üç grupta toplanırdı. Dört yanı camlı, yanı kapaklı alan cam fenerler, gaz lambasının gelişmesiyle ortaya çıkmış ve gemici feneri olarak anılan … Okumaya devam et muşamba fener